
Nedir bu "Quantum Leap" diyenler;Türkiye'de 90lı yıllarda gösterilen benim hatırladığım "Zamanın Ötesinde" ama çoğunluğun "Zamanda Yolculuk" ismiyle hatırladığı ABD yapımı bilimkurgu dizisi..TRTnin daha önce verdiği bir yapımdır ki ben TRT2de izliyordum, ama Star tv'de de daha sonraları gördüm. 90lı yılların "zamanda yolculuk" dizisi. Tam nostaljik takılıyorum...
Biraz bahsetsem hepiniz hatırlayacaksınız. Dizinin başlangıç tarihi yani 1989 ele alındığında yakın gelecek olan 1995'de; "Quantum Leap" ("Önemli bir atılım") deneyi üstünde çalışan fizikçi Dr. Sam Beckett (Scott Bakula) devletten istediği desteğin kesildiğini ve zamanda bilinçsel yolculukla ilgili yaptığı deneyin aksayacağını duyunca, kendini denek olarak kullanır ve ortadan kaybolur. Artık 1995'de değildir, kendi bile tam olarak değildir, geçmişte bir yerlerde hafızasını kaybetmiş, kim olduğunu unutmuş bir halde ekrana gelir. Ve aynaya baktığında bir başkasını görürüz! İşte burda yardımına gelecekten bir hologram koşar. Deniz tuğgenerali Alber "Al" Calavicci (Dean Stockwell) onun 95'ten yakın arkadaşıdır ve sadece Sam tarafından duyulup görülebilmektedir. Tabi hayvanlar ve küçük çocukların da onu görebildiğini söylemeliyim.
Bu dizinin en kışkırtıcı yanı, Dr. Sam'in her bölümün sonunda bir başka bedene geçtiğini görmek olurdu. Bir sonraki bölümde kim olacağını görürdük. Tabi o her seferinde tekrar kendi zamanına dönmek hülyaları ile yaşardı.
Diğer detaylara gelince, her geldiği zamanda bir görevi olurdu, işleri yoluna koymak içinde belli bir süresi vardı o süre dolduğunda o bedenden çıkıp başka bir zamana gideceği için son anda yaşadıkları önem içermezdi. Mesela ona tam son anda ateş edildiyse tek önemli olan onun hemen diğer zamana kurşundan önce geçip geçemeyeceğidir ki bazen diğer zamana gittiğinde daha beter bir sahne ile karşılaştığı da muhtemeldir. Bi uçağı uçuruyor olabilir, dayak yiyor olabilir ya daa bir erkekle öpüşüyor! Tabiki bedenlere girmekten söz ediliyor, bunun en iyi sosu kadın olmak olabilir ama hatırlıyorum da kadın olduğu bölümlerin haricinde hamile bir genç kız da olmuştu..
Ne mükemmel bir kurguydu, muhteşem bir hayal gücüydü. Aynaya bakması, büründüğü kişiyi görmesi, bizim görmemiz olağanüstüydü.. Al'in muzip tavırları, elinden düşürmediği purosu.. Sam'in her olayın üstesinden gelişi, her bölüm neredeyse bir aşk yaşayışı..
Şu an tek istediğim bu diziyi tekrar izleyebilmek ekranlarda. Digiturk olabilir, CNBCe olabilir. Emin olsunlar bu dizi yakalandığında izlenmeden edilemeyecek türdendi.. Müziği hala kulaklarımda..
Detaylı bilgi arayanlar için tıklayınız.
Dizi girişini izlemek için You tube trial
Haftaya da artık "Ziyaretçileri" hatırlatırım:D
Biraz bahsetsem hepiniz hatırlayacaksınız. Dizinin başlangıç tarihi yani 1989 ele alındığında yakın gelecek olan 1995'de; "Quantum Leap" ("Önemli bir atılım") deneyi üstünde çalışan fizikçi Dr. Sam Beckett (Scott Bakula) devletten istediği desteğin kesildiğini ve zamanda bilinçsel yolculukla ilgili yaptığı deneyin aksayacağını duyunca, kendini denek olarak kullanır ve ortadan kaybolur. Artık 1995'de değildir, kendi bile tam olarak değildir, geçmişte bir yerlerde hafızasını kaybetmiş, kim olduğunu unutmuş bir halde ekrana gelir. Ve aynaya baktığında bir başkasını görürüz! İşte burda yardımına gelecekten bir hologram koşar. Deniz tuğgenerali Alber "Al" Calavicci (Dean Stockwell) onun 95'ten yakın arkadaşıdır ve sadece Sam tarafından duyulup görülebilmektedir. Tabi hayvanlar ve küçük çocukların da onu görebildiğini söylemeliyim.
Bu dizinin en kışkırtıcı yanı, Dr. Sam'in her bölümün sonunda bir başka bedene geçtiğini görmek olurdu. Bir sonraki bölümde kim olacağını görürdük. Tabi o her seferinde tekrar kendi zamanına dönmek hülyaları ile yaşardı.
Diğer detaylara gelince, her geldiği zamanda bir görevi olurdu, işleri yoluna koymak içinde belli bir süresi vardı o süre dolduğunda o bedenden çıkıp başka bir zamana gideceği için son anda yaşadıkları önem içermezdi. Mesela ona tam son anda ateş edildiyse tek önemli olan onun hemen diğer zamana kurşundan önce geçip geçemeyeceğidir ki bazen diğer zamana gittiğinde daha beter bir sahne ile karşılaştığı da muhtemeldir. Bi uçağı uçuruyor olabilir, dayak yiyor olabilir ya daa bir erkekle öpüşüyor! Tabiki bedenlere girmekten söz ediliyor, bunun en iyi sosu kadın olmak olabilir ama hatırlıyorum da kadın olduğu bölümlerin haricinde hamile bir genç kız da olmuştu..
Ne mükemmel bir kurguydu, muhteşem bir hayal gücüydü. Aynaya bakması, büründüğü kişiyi görmesi, bizim görmemiz olağanüstüydü.. Al'in muzip tavırları, elinden düşürmediği purosu.. Sam'in her olayın üstesinden gelişi, her bölüm neredeyse bir aşk yaşayışı..
Şu an tek istediğim bu diziyi tekrar izleyebilmek ekranlarda. Digiturk olabilir, CNBCe olabilir. Emin olsunlar bu dizi yakalandığında izlenmeden edilemeyecek türdendi.. Müziği hala kulaklarımda..
Detaylı bilgi arayanlar için tıklayınız.
Dizi girişini izlemek için You tube trial
Haftaya da artık "Ziyaretçileri" hatırlatırım:D
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder